YUSUF CAN GÜDÜK
Korkunç olay, Akdeniz ilçesi Huzurkent Mahallesi D-400 karayolu kenarındaki bir tamir atölyesi önünde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, 23 yaşındaki tır sürücüsü U.F., aracına yaptırdığı bakım sonrası çıkan ücret konusunda atölye çalışanlarıyla anlaşmazlık yaşadı.
Bu sırada, bakım malzemelerini almak için tırın altına giren 16 yaşındaki Emir Kılınç'ı fark eden U.F., iddiaya göre para ödememek için tırı hızla hareket ettirdi.
FECİ KAZANIN ANI GÜVENLİK KAMERASINDA
Tekerleklerin altında kalan Emir Kılınç, ağır yaralı halde can havliyle ayağa kalkıp iş yerine doğru birkaç adım attıktan sonra yere yığıldı. Güvenlik kameralarına yansıyan bu acı dolu anlar, olayın vahametini gözler önüne serdi. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırılan Emir, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.
SÜRÜCÜ, KAZANIN FARKINA VARMAMIŞ
Gözaltına alınan tır şoförü Umut F., emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Sürücünün ifadesinde, tamir ücretinde anlaşmazlık yaşandıktan sonra işlem yaptırmadan aracına bindiğini, dikiz aynasından çocuğun tamirhaneye girdiğini gördüğünü, bir süre bekledikten sonra tırı hareket ettirip Adana’ya gittiğini söylediği öğrenildi. Kazadan polislerin aramasıyla haberdar olduğunu belirten sürücünün, çocuğun üzerinden geçtiğinin farkında olmadığını, fark etseydi kesinlikle duracağını ifade ettiği belirtildi.
“OLAYIN ADİL VE ŞEFFAF BİR ŞEKİLDE SORUŞTURULMASINI TALEP EDİYORUZ”
Olay sonrası yazılı bir açıklama yapan Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi’nden, şeffaf soruşturma çağrısı geldi. Açıklamada, “7 Ağustos 2025'te Mersin'in Huzurkent Mahallesi'nde, çalıştığı atölyede hayatını kaybeden 16 yaşındaki Emir Kılınç’ın ölümü, hepimizi derin bir üzüntüye boğmuştur. Bir çocuğun ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılması, ulusal ve uluslararası hukuka açıkça aykırıdır.
Olayla ilgili soruşturma halen devam etmektedir. Kamuoyuna yansıyan bilgilere ve tanık beyanlarına göre, olayın yalnızca bir iş kazası olmadığı yönünde ciddi iddialar bulunmaktadır. Bu iddialar, olayda olası kasıt veya ağır ihmallerin bulunduğunu göstermektedir. Şüpheli, ev hapsi tedbiriyle serbest bırakılmış; ancak Savcılık makamı, tutuklanması talebiyle karara itiraz etmiştir.
“SORUMLULARIN ADALET ÖNÜNDE HESAP VERMESİ, YALNIZCA EMİR İÇİN DEĞİL, TÜM ÇOCUKLAR İÇİN BİR ZORUNLULUKTUR”
Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak, bu olayın bütün yönleriyle, hiçbir delil karartılmadan, adil ve şeffaf bir şekilde soruşturulmasını talep ediyoruz. Emir Kılınç'ın ölümü, çocuk emeğinin sömürüsünün ve çocukların yaşam hakkının ihlalinin en acı örneklerinden biridir. Sorumluların adalet önünde hesap vermesi, yalnızca Emir için değil, tüm çocuklar için bir zorunluluktur.
Çocuk işçiliğinin sona ermesi ve tüm çocukların güvenli, sağlıklı ve mutlu bir yaşam hakkına kavuşması için bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” denildi.